Kütahya’da 1948 yılında doğan Sıtkı Usta, 1973 yılında kendi imkanlarıyla “Osmanlı Çini” adı altında ufak bir atölye kurmuştur.
1980’ lerin başında sergilediği ilk çalışmalarında geleneksel 16.–17. Yüzyıl İznik ve Kütahya çinilerinin uzantısı gibi görülen tabaklar, çanaklar yapmış, her yeni sergisinde de form, desen ve teknik açıdan kendini aşan sürprizler sunmuştur.
Sanatçı, çalışmalarında sürekli olarak İznik ve Kütahya’nın 16. Yüzyıldan beri uygulanamayan Mercan kırmızısı rengini tekrar seramiğe kazandırmaya gayret etmiştir.
1990 yılından 2010 yılına kadar ürettiği eserlerde, Selçuklu devrinin ünlü Firuze renkli sırrını, yarı mat ve mat olarak yeniden canlandırmıştır. Bunu özellikle 9. ve 10. Yüzyıl Nişabur seramiklerinden tanıdığımız sarı sırlı eserler izlemiştir.
Volos (Yunanistan) Cenevre, Cezayir, Tokyo, Osaka, Madrid, Londra, Paris, Newyork gibi dünya sanat piyasasının önemli merkezlerinde sergiler gerçekleştirerek aynı zamanda, büyük sayıda hayran kitlesi edindi. Bugün uluslararası anlamda kabul gören yapıtlarında sadece “Sıtkı” imzası bulunmaktadır. Sıtkı Usta, son dönemlerinde renkli sır (Cuerda seca), Lüster (Altın yıldız) ve Altın varak eserler üzerinde çalışmalarını sürdürmüştür.
“Sıtkı OLÇAR’ ın seramikleri neden bu kadar farklı ve ünlü?” diye sorarsanız; cevabı : “Tarihsel çizgilerle bugünü yakaladığı için” olur..
Sanatçı 15 Kasım 2010 yılında vefat etmiş olup, Kızı Nida Olçar tarafından üretilen işler Sıtkı II imzasıyla yapılmaktadır.